Rüyamda Günlük Tutuyordum
Herkese selamlar ve sevgiler;
Geçen hafta birgün kar yağdı ama sonra yerini kupkuru bir ayaza bıraktı Ankara'da..
Aramızda kimler İç Anadolulu :) İç Anadolulu olmak diye bir kavram var mı bilmiyorum şimdi hemen uyduruverdim (Yazar burada Egeliler tanımına gönderme yapıyor). Anadolu'nun bağrında yaşamak kolay mı sandınız azizim, kuru soğuğuyla boğuşursun, deniz özlemiyle yanıp tutuşursun. Hele ki deniz demek yaz tatili demektir bir Ankaralı, bir Eskişehirli için. Ama denize kıyısı olan şehirde üniversite okumak ahh işte ne güzel günlerdir o günler. Düşünsenize hem üniversitelisin hem de Çanakkale'desin. Çanakkale deyince favorim filmimden bir soundtrack konduruvereyim ortaya..
Ne diyordum? Ankara iyice soğudu zira sabah araba camından parmak kalınlığında buz kazımak zorunda kaldım. Maya'yı gezdirirken lahana gibi sarınıyorum. Kar yok ama neyse ki çamur da yok. Yoksa kuzu patisinden kalıplarca çamur ayıklıyorum.
Olağan yakınmalarımla sizleri sıktıktan sonra neden postun başlığına bu şekilde yazdım ona geçeyim. Rüyamda gerçekten günlük tutmuyordum ama sanki lise yıllarımmışcasına, ilkokulda okuma-yazmayı öğrendikten sonra öğretmenim "herkes artık günlük tutacak ve her gün kontrol edeceğim" demişcesine günlük tutma alışkanlığıma geri dönmek istiyorum. Rüyaymış çünkü gerçek değil, rüyaymış çünkü bilinçaltım böyle istiyor. Halen günlük tutan var mı? Ya da benim gibi wishlistine ekleyen? Eh burası da bir nevi günlük sayılır. Hadi günlük demeyelim de belirli bir zamanı da yok da zaman zamanlık diyelim mi?
Zaman deyince (yine konudan konuya harika atlarım) Arrival (Geliş) şuan vizyonda sinemalarda. Mutlaka izlemenizi öneririm. Zaman kavramının herkes için farklılaştığını göreceksiniz.
Fragmanı da bırakıyorum. Şimdiden iyi seyirler. Sevgiyle kalın..
Merhaba! Bende salı gününe kadar Ankaradayım. Hava çok soğuk. Bugün 7.caddede dolaştım biraz. Sevgiler.
YanıtlaSil